Canalblog
Editer l'article Suivre ce blog Administration + Créer mon blog
Publicité
egitimciler
19 juillet 2013

Emotional

E. DUYGUSAL (Emotional) GELÎŞİM

«Emotion» (emosyon) (*) sözcüğü, Latincedeki harekete ge­çirmek anlamına gelen «emovere» kökünden gelmektedir. Webster’s Sözlüğü de aynı kavramı anlatmak için bireyin ya­şamında bir canlanma, hareketlenme anlamına gelen «stirred-up» sözcüğünü kullanmıştır.

Bebek bazı duygusal davranış biçimleriyle birlikte dünya­ya gelmez. Tutumlar ve duygular zamanla oluşur, kazanılır.

Çocukların heyecanları konusunda yapılan çalışmalar, on- lardaki duygusal gelişimin hem olgunlaşma, hem de öğrenme sonucu oluştuğunu, bunlardan hiç birinin tek başına etkili ol­madığını ortaya koymaktadır.

  • Olgunluğun Rolii: Olgunlaşma süreci içinde zihinsel ge­lişim, bir uyarana uzun süre bağlı kalma, bir obje üzerindeki duygusal (emosyonel) gerginliği uzun süre yoğunlaştırabilme ye­teneğini kazandırır.

Yine hayal gücü, hatırlama ve unutma gibi zihinsel işlev­lerin gelişimi duygusal tepkileri etkiler.

İç salgı bezlerindeki gelişim, duygusal davranışın olgunlaş­masının temelini oluşturur. Adrenal bezi heyecanlarda etkin bir rol oynar. Bu bezdeki gelişimin ilk 5 yılla 11-16 yaşlan ara­sında hızlı olduğu görülür.

Heyecan davranışını taklit olanağı bulamayan, görme ve işit­me duyusundan yoksun kimseler üzerinde yapılan gözlemler, duygusal gelişimde olgunluğun önemihi ortaya koymuştur.

  • öğrenmenin Rolü: Çocukluk döneminde öğrenme, duy­gusal gelişim yüzlerinin oluşumunda etkin bir rol oynar. Bu öğrenme biçimleri, deneme-yanılma, taklit, özdeşleşme ya da koşullanma yoluyla gerçekleşir.

Aynı heyecan davranışı ifadesinin kültürden kültüre deği­şebildiği, bazı vahşi hayvanlardan ancak yetişkinlerin anlattık-

Publicité
Publicité
Commentaires
Publicité
Archives
Publicité